Translate

9 Eylül 2014 Salı

ANADOLU'DA YUNAN ZULMÜ VE KURTULUŞU - 10



 İZMİR HÜKÜMET KONAĞINA ÇEKİLEN BAYRAK 
9 EYLÜL 1922






ŞERAFETTİN İZMİR (1889-1951) VE HÜKÜMET KONAĞINA ÇEKİLEN BAYRAK



Bu anı Yüzbaşı Şerafettin’in özel arşivinde ;

‘’Anlatılmaz bir hızla mesafeleri aşıyor, İzmir’e doğru uçuyorduk. Kaçan düşman, köyleri kasabaları yakıyor, intikamını sivil halktan alıyordu. Adım başı rastladığımız yürekler acısı manzara, hızımızı büsbütün arttırıyordu.’’ diye anlatmıştır.

9 Eylül sabahı 09.00’da Bornova’ya giren genç Yüzbaşı, Halkapınar’a doğru yürüdü.

Bir anda müfreze bir fabrikadan ateş yağmuruna tutuldu. Burada Şehit verilen 4 erin, başları İzmir’e dönük öldüğü söylenir. (Halkapınar Şehitliği. Ruhları Şad olsun.)

Müfreze yürüyüşüne devam etti. Yönünü Al sancak yönüne çevirdi,80 kişilik kuvvetle şehre akmaya başladı.Müfrezesinin başında kente saat 10.30′da giren Yüzbaşı Şerafettin,Kordon’a kurşun ve şarapnel yağmuru altında 40 askerini kaybederek ulaştı.

Süvariler, dörtnala Kordon boyundan Pasaport iskelesine geldiklerinde, bir Rum’un attığı bomba, Yüzbaşı Şerafettin’in atının önünde patladı.

Omzuna ve koluna şarapnel parçaları isabet eden yüzbaşı, parçalanan atını değiştirerek, yoluna devam etti.Hükümet Konağı’nın önündeyse makineli tüfek ateşiyle karşılaşan Yüzbaşı Şerafettin’i göğsüne isabet eden mermiler de durduramadı.
Atından inen Şerafettin Bey, bir gencin uzattığı Türk Bayrağını alıp,görevi tamamladı.

15 Mayıs 1919‘da İzmir’in işgaliyle başlanılan nokta, 3 yıl 3 ay, 24 gün sonra 9 Eylül 1922’de kurtuluşuna mekan oldu. Balkona çıktığında göğsündeki kanın bulaştığı bayrağı gözyaşları içinde göndere çeken Yüzbaşı Şerafettin o dakikaları :

‘’Yaraları kim düşünür, ölsem ne gam. İzmir’i kurtarmıştık ya. Bu şerefin öncüleri biz olmuştuk ya.’’ diye anlatacaktı.

Bel kahve den tarihi günü izleyen Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’nın yanında Fevzi ve İsmet Paşalarla, 10 Eylül sabahı İzmir’e gelişi muhteşem oldu. 

Kent adeta ayağa kalktı. 

İzmir’e gelişinden iki gün sonra Başkomutan, Şerafettin Yüzbaşıya ‘’İzmir’’ adını verdi. Genç subay, soyadı kanununun çıkmasından sonra İzmir’i kullandı. Büyük Kurtarıcı, Kılıcı da 15 Eylül’de Yüzbaşı Şerafettin’e verdi.

Emekliye ayrıldığında İstanbul'a yerleşen Şerafettin İzmir,6 Kasım 1951 yılında vefat eder.Eşi,Siret Hanım,üçüncü kılıcı İzmir'de açılması planlanan İnkılap Müzesi'ne verilmek üzere İstanbul Valiliği'ne verir.Ancak bu kılıcın izine bir daha ulaşılamaz...




Üçüncü Kılıç - KEMAL ARI











YA İSTİKLAL ,YA ÖLÜM