Translate

10 Kasım 2015 Salı

ATAM...








En büyük düşman, düşmanların düşmanı ne falan ne de filan milletler; bilakis bu, adeta her tarafı kaplamış 
bir saltanat halinde bütün dünyaya hâkim olan 'kapitalizm' afeti
ve onun çocuğu olan 'emperyalizm"dir.













Artık bütün dünyanın anlamış olduğu bu hakikat bizde de tamamen idrak ediliyor. Bugünlerde başımıza musallat edilen Yunan, bütün düşman aleminin parçasından başka birşey değildir. Daha doğrusu, kapitalizm saltanatının mazlum milletlere karşı gönderebileceği son kuvvet, son ordudur! 


Nitekim bundan evvel üzerimize ordular saldırmış olan düşmanlar yine böyle kapitalizm saltanatının ordularından başka birşey değildi. Moskof orduları, İtalya orduları, Bulgar ve Yunan orduları, kısacası bütün düşmanlarımız tamamen "kapitalizm" tarafından ayaklandırılırlardı. 


Bir zamanlar, tarihin eski devirlerinde dünya birtakım despot hükümdarların istibdatları altında ezilirdi. Sonraları milletler bu istibdatı yıktılar. Fakat bu defa da onun yerine paranın, sermayenin zulmü geçti. Sermaye, bugüne kadar dünyada yapılmış olan bütün fenalıkların yegane etkeni, yegane mesulü idi; bugün de odur; eğer bütün dünyayı süratle istila eden kapitalizm aleyhtarlığı olmasaydı, bu zulüm yarın da devam edecekti. Çok şükür, zulüm devrinin son günlerindeyiz. 


Kapitalizm sade falan ve filan milletin düşmanı değildir. Bilakis bütün dünyanın, bütün milletlerin müşterek düşmanıdır: Milletleri birbirine düşüren kuvvet o, kardeş kanları döktüren fesatlardan ondan, dünyayı kaplayan sefaletin müsebbibi, özetle bütün insanlığı inleten zulmün yegane zalimi odur. Bu zulümde başarılı olmak için arada sırada müracaat ettiği muharebeler, yegane kuvvetleri, yegane silahlarıdır. Ve bütün milletleri bilhassa bu silahla mağlup eder. 


Memleketimize bakınız: Rejiler, Duyunu Umumiye'ler, kapitülasyonlar, şimendiferler, limanlar, gemiler, bankalar, ticaret evleri, bütün bu müesseseler, Avrupa kapitalizminin bizi mahvetmek için senelerden beri kullandığı iblisane bir makinenin parçalarıdır. Sade bizim memleketimizde değil, bütün dünya zulüm altında ezilecek, sefalet arşa çıkacak, insan felaketten felakete yuvarlanacaktır. Bize bugün sınır itibariyle dünyanın en güzel, en hayale sığmaz barış şartlarını verseler, kapitalizm dolabı memlekette bugünkü şeklinde kaldığı takdirde mahvımız muhakkaktır. Hatta değil böyle, bu şeytan makinesinin dörtte biri bile mevcut olsa, bizim için hayat imkanı yine tasavvur edilemez. Zenginlerimizi dolandıran o, fukaramızı soyan o, mal ve mülkümüzü çalan, haysiyet ve namusumuzu mahveden, bizdeki faziletleri şeytan gibi birer birer iknaya çalışan, bizi birbirimize düşüren hep odur. 


Şu halde kendimizi kurtarmak için, evvela bizim, sonra da bütün dünyanın şu melun kapitalizm afetinden kurtulması lazım gelir. Bunda sade biz saf menfaattar değiliz, kapitalizm sade bizim gibi zayıf milletler arasında değil, bilakis bizzat kapitalist memleketlerde de aynı derecede tahripkar, insanlık düşmanıdır. Hatta İngiltere'de, hatta Fransa'da ve Amerika'da da böyledir. Ve oralarda da kapitalizm usulünden istifade edenlere nispetle bunun zulmü altında inleyenlerin miktarları yüzbinlerce kere ziyadedir. Şu halde kapitalizmin düşmanı yalnız biz değil, bütün dünya onun düşmanıdır. Bütün dünya bizimle beraber demektir.


Dünyayı tanıyanlar, dünya işlerini bilenler, bütün açıklık ve katiyetiyle görüyorlar ki, bu hakikat bütün dünyada artık anlaşılmıştır. Kapitalizm halihazırda Lehistan'da ve Anadolu'da son kurşununu atmakla meşguldür, bundan sonra kullanılacak silah kalmıyor, iş bu kuvvetleri yenmektedir. Türkler, bu hakikati anlayınız, anlamayanlar varsa onlara da anlayanlar öğretsinler. Bolşevikler Lehleri kati surette mağlup ederlerken, bizim vazifemiz de Yunanistan'ı Anadolu'dan süratle, şiddetle derhal kovmaktır! Ondan sonra ebedi kurtuluş!


Mustafa Kemâl Atatürk, 
Hakimiyet-i Milliye Gazetesi, 20 Temmuz 1920









İleri atılırken ün peşinde olmayan,
Geri çekilmek gerektiğinde ayıplanmaktan korkmayan,
Ülkesini korumak dışında düşüncesi olmayan komutan;
Devlet için paha biçilemez bir mücevherdir...
(Sun Tzu)




1881 - 193∞