AVRUPA KONSEYİ ONUNCU YIL BASKISI 1949-1959 /STRASBURG
TÜRKÇE OLARAK
MEĞER 1949'DA TÜRKİYE AVRUPA KONSEYİ'NİN ÜYESİYMİŞ....
DERLER Kİ, MENDERES BAŞVURDU 1959'DA
AVRUPA'YA GİRMEK İÇİN...
ŞİMDİ O BAŞVURU, O SÜRECİN BİR AŞAMASI
İNÖNÜ DÖNEMİNDE VE HENÜZ
CUMHURİYET HALK PARTİSİ İKTİDARINDA,
TÜRKİYE AVRUPA KONSEYİNE DAVET EDİLMİŞ.
GELİN BU KONSEYE ÜYE OLUN...
BİZİMKİLERDE DÜŞÜNMÜŞLER VE KARARIMIZ
BU KONSEYE GİRMEKTİR DEMİŞLER...
ALKIŞLANARAK TÜRKİYE BU KONSEYE ÜYE
OLARAK GİRMİŞ...
OSMANLI GİRDİ YETMİŞ YILDA BATTI...
TÜRKİYE GİRİŞ TARİHİ 1949,
PEKİ O ZAMAN BİZ NEREYE GİRMEYE ÇALIŞIYORUZ?
BURADA ÇOK ÖNEMLİ BİR ŞEY DAHA VAR...
AVRUPA KONSEYİ 1949-1959 KİTAPÇIĞI
TÜRKÇE OLARAK BASILMIŞ...
YANİ,
TÜRKÇENİN AVRUPA KONSEYİNDE RESMİ DİL OLARAK , O TARİHLERDE TANINIYOR OLMASININ KANITIDIR....
BUGÜN İÇİN BİZİM DİLİMİZ AVRUPA'DA PEK DE KULLANILAN, KABUL GÖREN BİR DİL DEĞİL...
TÜRKİYE AVRUPA İLİŞKİLERİNDE HERKES
İNGİLİZCE FRANSIZCA ALMANCA KONUŞUYOR, TÜRKÇEYİ KONUŞAN YOK...
KİTAPÇIKTA "ÜYE MEMLEKETLER" BAŞLIĞI ALTINDA:
BELÇİKA, DANİMARKA, FRANSA, İRLANDA, İTALYA, LÜKSEMBURG, HOLLANDA, NORVEÇ, İSVEÇ VE İNGİLTERE OLMAK ÜZERE ON MEMLEKET AVRUPA KONSEYİ STATÜSÜNÜ LONDRA'DA İMZALAMIŞTIR.
1949 AĞUSTOSUNDA AKDETTİĞİ İLK TOPLANTISINDA VEKİLLER KOMİTESİ YUNANİSTAN, İZLANDA VE TÜRKİYE'Yİ BU ON MEMLEKETE KATILMAYA DAVET ETTİ. BU DAVETİ DERHAL MÜSPET KARŞILAYAN YUNANİSTAN İLE TÜRKİYE , GEREK VEKİLLER KOMİTESİNİN GEREKSE İŞTİGARE MECLİSİNİN İLK OTURUMLARINA TEMSİLCİLER GÖNDERDİLER.
....AVRUPA KONSEYİ'NİN GİDERLERİNİN YÜZDE ONUNU TÜRKİYE KARŞILIYOR....
BÜTÇESİ:
ÜYE MEMLEKETLERİN HALİ HAZIRDA KABUL EDİLEN İŞTİRAK PAYLARI ŞÖYLEDİR.
FRANSA ........... 17.73
FEDERAL ALMANYA......17.73
İTALYA................17.73
İNGİLTERE.........17.73
TÜRKİYE..............9.06
HOLLANDA...
BELÇİKA ...
YUNANİSTAN...
İSVEÇ...
1949 YILINDA AVRUPA KONSEYİ İLE İLİŞKİLERİMİZ BAŞLADI, ŞUAN ÜZERİNDEN 60 YILA YAKIN 58 YIL GEÇTİ, OSMANLI 1856 YILINDA AVRUPA BİRLİĞİNE GİRDİ
1918'TE TARİHTEN SİLİNDİ....
TÜRKİYE'NİN KAÇ YILI KALMIŞ?
BU AVRUPA ÖYLE BİR MERET Kİ ,
İÇİNE ALDIĞI TÜRK'Ü YETMİŞ YILDA BİTİRİYOR...
AMA KENDİ KALIYOR...
Osmanlı 1856 yılında Avrupa Birliğine girmişti.
Napolyon Avrupa'yı kan ve ateşe boğmuş , Avrupa Devletleri Fransa'yı ancak birleştirerek durdurabilmişti. İngiltere, Avusturya, Rusya ve Prusya 1814'te Fransa yüzünden bozulan Avrupa dengesini yeniden kurmak üzere Viyana Kongresi düzenleyip Avrupa Korosu adını verdikleri bir birlik oluşturdular, bu birlik düşmanları Fransa'yı bile aralarına çağrırken Osmanlı Devleti'ni Avrupa Korosuna almamışlardı.
O yıllarda Avrupa basınında yer alan ve Avrupa Birliğinin ilk temelleri sayılan bu birliğe ait karikatürler Osmanlı Devletini kör ve topal bir zavallı olarak ilan ediyordu.
1838 Balta Limanı Antlaşmasıyla Gümrük Egemenliğini İngiltere'ye terk eden Osmanlı yine Avrupa Devletler Konseyi'ne girememişti.
1839'da tahta çıkan Abdülmecid 1839 Tanzimat Fermanını yayınlamış ve başta İngiltere olmak üzere Avrupa Devletlerinin tüm isteklerini anayasal güvence altına almıştır.
Abdülmecid'in tüm isteği Osmanlı İmparatorluğu'nun varlığını ve toprak bütünlüğünü güvence altına almaktı, hem de Avrupa Devletler Konseyinde.
Abdülmecid, Avrupa Devletleri isteği üzerine Rusya'ya savaş açar. Osmanlı donanması Sinop'ta Rusların baskınıyla yenilir ve bu yenilginin ardından "Senin için öldüler Avrupa" diye bir de madalya bastırır.
15 Mayıs 1854 Rusya yayılmasını durdurmak üzere bu sefer Bulgaristan, Osmanlı ordusu Rus ordusunu yener. Abdülmecid bu sefer de "Senin için savaştık senin için yendik Avrupa" diye bir madalya bastırır. Bütün Avrupa Devletlerine dağıtır.
Bu çabaların sonucu olarak Osmanlı Devleti'nin toprak bütünlüğünün Avrupa Devletleri tarafından koruyan ve Osmanlıyı bir Avrupa Devletler Konseyi üyesi olarak tanımlayan Paris Barış Antlaşması 30 Mart 1856'te imzalanır.
Osmanlıyı Avrupa Devletler Konseyine üye yapan Paris Barış Antlaşmasıyla , ilgili ülkelerin devlet başkanları tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe girmiş, konsey üyelerini bir arada gösteren resim tarihe not düşmüştü.
Osmanlı Türkiye'den önce Avrupa Birliği üyesi olmuştu
ama ne pahasına...
BEDELİNİ BU MİLLET ÇOK ACI ÖDEDİ....
CENGİZ ÖZAKINCI
BU TARİHSEL OLAYLARI OKULLARDA OKUTMAZLAR, OKUTULMASINA İZİN VERMEZLER
ZATEN BU YÜZDEN TARİH TEKERRÜR EDİYOR....
_________