Taşkent Katliamı 14 Ağustos 1974
Sabahattin İsmail / KKTC
16 Ağustos 2021
Türk askerinin plan hedefi dışında olan Taşkent köyü Türk ve Rumların birlikte yaşadığı güneyde kalan karma nüfuslu bir köydü Etrafı Rum köyleri ile çevriliydi. Köydeki Mücahit sayısı ve silah cephane çok azdı. Takviye gelemezdi.
BM Barış Gücü köyün Türk bölgesine gelerek Rumların saldırı hazırlığı içinde olduğunu, silahları teslim ederlerse saldırmayacaklarını, Türk askerinin kendilerini kurtarmaya gelemeyeceğini, BM Barış Gücü'nün kendilerini koruyacaklarını belirttiler. Çaresizdiler, kabul ettiler.
Köydeki 15-20 Mücahit binlerce Rumun saldırısına direnemezdi.
Barış Harekatı'nın 2. Aşaması Kuzeyde başlayınca BM Barış Gücü köyü terk etti. Kuzeyde Türk askerine karşı direnemeyen Rum katiller köy Rumlarının öncülüğünde Türk evlerini gezerek Türk komşularını evlerinden topladılar.
15 yaşından 70 yaşına kadar 84 Türk erkeğini aldılar. Terazi köyünden de 7 Türkü aldılar. 91 Türkü Limasol esir kampına götürme yalanıyla otobüslere bindirdiler. Ancak dağlık bir alana saptılar. TÜRKLERİ indirdiler ve kurşuna dizdiler. Baba, oğul, kardeş, yeğen üst üste düştüler. Yaralıları tek tek vurdular.
4 kurşun yarası alan Suat Hüseyin bir akrabasının üzerine düşmesi sonucu fark edilmedi. Toplu mezarı açmak için dozer getirmeye gittiklerinde Suat Hüseyin yaralarına rağmen kalktı, oradan uzaklaştı.3 gün 3 gece dağlarda yürüyerek bir Türk köyüne ulaştı.
Gizlice İngiliz üs bölgesine götürüldü. Orada Limasol 'dan sığınan binlerce Türk vardı. TMT'ci doktor Ayten Berkalp da oradaydı.14 yaşındaki Suat Hüseyin'i tedavi etti. Katliamın tek tanığı olduğu için yaşatılmalıydı. Özel korumaya alındı. İngiliz helikopteri ile Lefkoşa'ya getirildi.
Katliamı anlattı. Dünya bu vahşeti ondan öğrendi. Bu arada köyde yalnız kalan kadınlarımız aşağılık tacizlere uğradılar, aşağılandılar. Durumlarını gizlice liderimiz Denktaş'a bildirdiler. Yoğun girişimler sonucu otobüslerle Lefkoşa'ya getirildiler, psikolojik tedavi gördüler.
Beşparmak Dağları'ndaki dev bayrağımızın altındaki eski bir Rum köyüne yerleştirildiler. Köye eski köylerinin ismi olan Taşkent adı verildi. Halk arasında "şehit eşleri köyü" diye de bilinir. İlk zamanlar köyde hiç erkek yoktu. Her evin salonunda 5-6 şehit fotoğrafı vardır.
Baba, eş, kardeşler, oğullar, yeğenler. Gözyaşlarını, acılarını içlerine gömdüler, hayata tutundular, evlenmediler katliamdan kurtardıkları küçük çocuklarını büyüttüler ,evlendirdiler. O kahraman analara selam olsun, şehitlerimizin ruhu şad olsun..
Dünya bu soykırıma gözlerini yumdu !
Türkiye ve KKTC de bu vahşeti yeterince anlatamadı.
Geçen yıl toplu mezar açıldı.40'dan fazla Türkün kalıntılarına ulaşıldı, DNA testiyle kimlikleri belirlendi köydeki şehitliğe defnedildiler.
Katiller biliniyor.
Yazık ki Savaş Suçları mahkemesinde Yargılanmalarını bile sağlayamadık.
EK:
"Savaş sonrası mağdurun saldırgana tazminat ödediği dünyadaki tek örnek KKTC’dir"
Sabahattin İsmail 27 Nisan 2024, VERYANSIN
!!!